top of page

Hz. Ömer’in Fetih Politikası

Prof. Dr. Corci Zeydan'ın İslam Uygarlıkları Tarihi - 2.Cildinden (İleişim: 2015) kısaltılarak alınmıştır.

Fethedilen bölgelerin gelirleri de Medine halkına maaş olarak dağıtılıyordu. Bu yüzden “Saban demiri zillet ve meskenet vermeksizin hiçbir milletin hanesine girmez,” anlamında olan hadisi şerife dayanarak, Müslümanları ziraat ile meşgul olmaktan men etmiş, bu konuda da ısrarcı davranmış, zaman zaman şiddet bile göstermiştir.  Hz. Ömer Müslümanların ziraat ile meşgul olmalarının cihat vazifesini yerine getirmelerine engel olacağına inandığı için böyle davranıyordu. Haraç ve cizyenin tahsil olunması, hâkimiyetin sürekli olarak Müslümanlar elinde kalması için onların daima askeri bir güç olarak hazır durmalarını arzu ediyordu.

Halife Hz. Ömer hilafeti boyunca Arapları birleştirerek tek bir kitle haline getirmek ve kabileler arasındaki bağları güçlendirmek için gayret sarf etmiş, Şam ve Irak bölgesinde yaşayan kabilelerin Hicaz ve Yemen kabileleriyle birleşerek İslâm’ın güç ve kuvvetini artırmaları maksadıyla, onları Şam ve Irak bölgelerinin fethine teşvik etmiştir.

Söz konusu iki bölgenin daha ilerisine kadar fetihlerin kontrol dışı genişlemesini arzu etmediği gibi yeni kurulan şehirlerle Medine arasında geçilmesi zor bir su engelinin bulunmamasına da dikkat etmişti. Hz. Ömer'in bundan maksadı İslâm ülkesinin hızla büyümesinin sonucunda Araplar ve Müslümanlar arasındaki birliğe zarar verecek engellerin çıkmamasıydı. Ayrıca ülkenin kontrol edilmesi zor bir süratle büyümesini arzu etmiyor, Hz. Peygamber devrindeki gibi Medine merkezli bir yönetimin muhafaza olunmasını istiyordu.

Doğal olarak bu siyasi düşünce zamanla değişti. Şam ve Irak bölgesini ele geçiren Müslümanlar fethin verdiği şevk ve gayret ile cihanı ele geçirmenin çok zor olmadığına inanmaya başladılar. Bu nedenle fetihleri daha uzak bölgelere yayabilmek için Hz. Ömer'i zorlamaya başladılar.

Hz. Ömer çok geçmeden komutanlarının düşüncesine katılarak Müslümanların yeryüzünün değişik bölgelerine dağılmalarına müsaade etti. Kısa süre içerisinde Mısır, Fars, İfrikiye vs şehirler ele geçirildi.

 

Mısır fatihi Amr b. El-As daha önce Cahiliye Devri’nde Mısır'ın zenginliklerini görmüş ve önemini anlamıştı. Şam ve Irak bölgeleri fethedilince Hz. Ömer'e gelerek Mısır’ın fethinin stratejik açıdan önemini belirtmiş, teşvik etmiş ve “Çok zengin ve savaşmaktan aciz olan bu bölge ele geçirilirse Müslümanlar için çok yararlı olur,” demişti. Hz. Ömer önceleri bunu uygun görmemiş ancak Amr'ın ısrarları üzerine bir tereddütle birlikte fethi onaylamıştı. Amr, kısa sürede Mısır’ı fethetmiştir.

bottom of page