top of page

İç Çekişmelere Geri Dönüş: II. Yezid (720-724)

Prof. Dr. Adem Apak'ın Ana Hatlarıyla İslam Tarihi-3 (Ensar:2016) 

kitabından kısaltılarak alınmıştır.

II. Yezid'in Tahta Çıkışı

Ömer b. Abdülaziz'in vefatından sonra Emevi yönetimi Yezid'in (II. Yezid) idaresine geçti.

Yalife ile Gelen Kültürel Değişim

Yezid'in gerek kişiliği ve gerekse yönetim anlayışı selefi Ömer b. Abdülaziz ile tam bir zıtlık gösterir. Dindar, adil, alim bir halifeden sonra dini hassasiyetlerden tamamen uzak, sarayı eğlence meclisine çeviren hafif meşrep bir devlet başkanı göreve gelmiştir. O kadar ki, Yezid Cuma namazlarını kıldırmak için dahi halkın içine çıkmamış, bu görevi kardeşi ifa etmiştir. 

Ömer b. Abdülaziz zamanında sarayın yakınına bile yaklaştırılmayanlar, artık yeni halifenin dostları haline gelmişlerdir. Devlet başkanının en yakınları ise Habbabe ve Sellame adlı iki şarkıcı cariyedir. Siyasi danışman gibi de faaliyet gösteren bu iki kadın, devlet yönetiminde halifeyi etkileri altına almışlar, valilerin azil ve tayinlerinde belirleyici olmuşlardır. Yezid'in bu kadınlara bağlılığı o dereceye ulaşmıştır ki, onlardan Habbabe'nin ölümü sebebiyle hastalanmış, bu hastalık onun da ölümüne sebep olmuştur.

İç Barışın Bozulması

Yezid'in devlet başkanlığı döneminde mevaliden cizye ve haraç alınmasına yeniden başlanmıştır. Kendisi israf içindeki saray eğlencelerine dalmış bulunan halife, halkı mal düşkünü valilerin insafına bırakmıştır. Onun zamanında devlet yönetimindeki asıl dönüşüm ise kabile asabiyetinin idarede yeniden etkin hale gelmesidir. Daha önce Yemeni siyaset takip eden Süleyman b. Abdülmelik'in aksine yeni dönemde sadece Kaysileri dikkate alan bir yönetim anlayışı benimsenmiştir.  

Başka bir ifadeyle, ağabeyinin açmış olduğu, Ömer b. Abdülaziz'in kısa yönetimi döneminde kabuk bağlamış olan eski yaraları yeniden deşmiştir. Bu siyasetin ilk adımı da Ömer b. Abdülaziz'in valilerini azletmek oldu. 

Kabile İsyanları

Yezid'in Kaysiliği öne çıkaran ve Yemenileri yönetimden tamamen dışlayan politikası Irak'ta Yezid b. Mühelleb el-Ezdi isyanının çıkmasının en belirgin sebebidir. Bu isyan vesilesiyle Iraklılar yönetime karşı yeni bir başkaldırı girişiminde bulunmuşlardır. Zira bu faaliyete Arapların yanı sıra, yönetime kin besleyen büyük miktarda Mevali de iştirak etmiştir. 719 yılında gerçekleşen Yezid b. Mühelleb isyanı başlangıçta başarılı görünse de Şam'dan gelen halifenin kardeşi Mesleme b. Abdülmelik emrindeki büyük bir ordu tarafından bastırıldı. Dolayısıyla Iraklılar yine Suriyelilere karşı kaybetmiş oldular. Halife Irak'ta yeniden hakimiyet kurduktan sonra isyana doğrudan katılan veya dolaylı destek veren Yemenli Ezd kabilesinden pek çok kişinin öldürülmesini emretti. Sağ kalanların bir kısmı ise başkente esir olarak götürülmüş, kabilenin kadın ve çocukları ise hakaret amacıyla esir pazarlarında satılmıştır. 

Harici İsyanları

Yezid'in yönetim anlayışı ve politik tercihleri müzmin yönetim muhalifleri olan Haricilerin isyanlarına da bahane teşkil etmiştir. Harici isyanları, yönetimi uzun süre meşgul etmişlerdir. 

Mevali

Yezid'in uygulamalarından sadece Araplar değil, onların dışındaki diğer Müslümanlar da rahatsız olmuşlardır. Çünkü daha önceki halife Ömer b. Abdülaziz'in bütün Müslümanları eşit tutan yönetim anlayışı terk edilerek Araplar dışındaki Müslümanlara ikinci sınıf muamele yapılmaya başlanmış, üzerlerine tekrar cizye yüklenmiştir. Bu uygulamalardan rahatsız olan Berberiler Kuzey Afrika'da isyan çıkarmışlar ve valilerini öldürmüşlerdir. 

Yezid b. Muhelleb'in Irak'taki isyanı sebebiyle Maveraünnehr ve Türkistan'daki İslam hakimiyeti zayıflamıştı. Bundan istifade etmek isteyen Türkeş Kağanlığı bölgede Müslümanların hükümranlığını kabul etmiş bulunan yerel idarecilerle de anlaşarak 720 yılında Semerkand'ı hedef alan bir harekat başlattı. Türkeş Kağanlığı birliklerinin bir süre sonra çekilmeleri üzerine düşmanla işbirliği yaptığı iddiasıyla bölge halkına çok sert davranıldı. Bu uygulama bölge halkının Emevi idaresine beslediği hoşnutsuzluğun açık düşmanlığa dönüşmesine sebep oldu. 

Fetihlerin Durması ve Başarısızlıklar

Kabile mücadeleleri sebebiyle Araplar fetih hareketlerine ara vermişlerdir. Batıda Rumlara, kuzeyde ise Hazarlara Emevileri tehdit etme cesareti vermiştir. Bilhassa Yezid döneminde yönetimin doğusundaki iç karışıklıklarla meşgul olması, Endülüs'ün ihmaline ve kendi kaderine terk edilmesine sebep olmuştur. 

Yezid'in halifeliği döneminde Müslümanlar Kuzey Afrika ve Endülüs'te de askeri faaliyetlerini düşük yoğunluklu bir şekilde devam ettirmişlerdir. Bu süreçte donanma Kuzey Afrika üzerinden harekete geçerek Sicilya adasını hedef alan ilk seferini gerçekleştirmiştir. 

Endülüs'te çoğunluğu Berberilerden müteşekkil ordu Fransa'nın güney sınırını aşıp bölgenin en önemli merkezi kabul edilen Tulus şehrini muhasara altına almıştır. Fakat Müslümanlar şehri fethedemedikleri gibi, burada Fransız ordusuna mağlup olmuşlardır. Ordunun komutam Sehm'in de öldüğü çarpışmalarda komutanlar arasında yer alan Abdurrahman el-Gafiki’nin ricat hareketiyle ordunun tamamı yok olmaktan kurtulmuştur.

 

Prof. Dr. İhsan Süreyya Sırma'nın Emevîler Dönemi. (Beyan: 2010) kitabından kısaltılarak alınmıştır.

Abbasi İhtilalinin Tohumlarının Atılması

Abbasoğullarının imamet davasına kalkışıp, Emevileri yıkma teşebbüsünde bulunmaya başlamaları, Yezid b. Abdülmelik zamanında olmuş, daha sonra hızlanarak devam etmiştir.

 

bottom of page