top of page

Mesnevi'de Namaz - Mevlana Celaleddin Rumi

​

​

​

​

​

​

​

​

​

http://www.rumimevlevi.com/authors-society/23-barani/5-mesnevide-namaz-mevlana-celaleddin-rumi sayfasından kısaltılarak alınmıştır.

​

Ey imam, namaza baÅŸlarken Allâhu ekber demenin mânâsı ÅŸudur: “Allâh'ım, biz senin huzûrunda kurban olduk.” Kurban keserken Allâhuekber dersin iÅŸte, öldürülmeye layık olan nefsi kurban ederken de bu söz söylenir. O esnada beden İsmail, can da Halîl İbrahim gibidir. Can, bu semiz bedenin hevâ ve hevesini kesmek için tekbîr getirince Beden ÅŸehvetlerden, hırslardan kurtulur, namazda “Bismillahirrahmânirrahîm” demekle kurban olur gider.

​

Namazda gözyaşı dökerken ayakta durmak, kıyâmet günü dirilerek, kabirlerden kalkıp mahÅŸer yerinde Allâh'ın huzûrunda ayakta durmaÄŸa benzer. Cenâb-ı Hakk; “Sana verdiÄŸim bu kadar mühlet içinde ne yaptın? Ne kazandın ve bana ne getirdin?” diyecek. Ömrünü ne ile ne iÅŸlerle, ne gibi ibâdetlerle, ne iyilikler yaparak harcadın, bitirdin? Sana verdiÄŸim rızkı, kuvveti, gücü ne ile yok ettin? Gözünü, kulağını, aklını, irâdeni, bileÄŸini, arÅŸa ait olan bütün bu kuvvetlerini, neye, nerelere harcadın da onlara karşılık, bu dünyada neyi satın aldın?... Allâh'ın huzûrunda bunun gibi derde dert katan yüz binlerce haberler, sualler gelir.

Namazda kıyamda iken, kula gelen bu sözlerden kul utanır, utancından iki büklüm olur ruküa varır. Utancından ayakta durmaÄŸa gücü kalmaz, ruküda: “Subhane rabbiye'l-azîm” diyerek Allâh'ın noksan sıfatlardan berî olduÄŸunu söyler.

Sonra o kula Hakk'tan ferman gelir; “Başını kaldır da sorulan sorulara cevap ver.” denir. Kul utana utana başını ruküdan kaldırır; fakat dayanamaz; o günahkâr, utancından yine yüz üstü yere kapanır.

Ona tekrar; “Secdeden başını kaldır da, yaptıklarından haber ver.” diye ferman gelir. O bir kere daha utanarak başını kaldırır ama dayanamaz yine yılan gibi yüz üstü düÅŸer.

Cenâb-ı Hakk; “Tekrar başını kaldır da söyle, yaptıklarını birer birer senden soracağım” diye buyurur.

Allâh'ın heybetli hitabı, onun rûhuna te'sir ettiÄŸi için, ayakta duracak gücü kalmamıştır. Bu ağır yük yüzünden ka'deye varır, dizleri üstüne çöker. Cenâb-ı Hakk ise; “Haydi söyle, anlat.” diye buyurur.

“Sana nimet vermiÅŸtim, nasıl ÅŸükrettiÄŸini söyle; sana sermaye vermiÅŸtim, onunla ne kâr elde ettiÄŸini göster.” Kul yüzünü saÄŸ tarafına döndürür, peygamberlerin rûhlarına ve meleklere selam verir. Onlara niyâzda bulunur da der ki: “Ey mânâ pâdiÅŸahları, bu kötü kiÅŸiye ÅŸefaat edin, bu günahkârın ayağı da, örtüsü de çamura battı.” Peygamberler selam veren kula, derler ki: “Çâre ve yardım günü geçti, gitti. Çâre dünyada olabilirdi, orada hayırlı iÅŸler yapmadın, ibâdet etmedin, öÄŸünler geçti.

Kul yüzünü sola çevirir, bu defa akrabalarından yardım ister, onlar da ona; “Sus.” derler. “Ey efendi, biz kimiz ki sana yardım edelim, elini bizden çek de kendi cevâbını Allâh'a kendin ver” derler.

Ne bu taraftan, ne o taraftan bir çâre bulamayınca, o çâresiz kulun gönlü, yüz parça olur.

O herkesten ümidini kesince, iki elini açar, duâya baÅŸlar.“Allâh'ım, herkesten ümidimi kestim. Evvel ve ahir kulunun başını vuracağı, sığınacağı sensin; senin rahmet ve maÄŸfiretine son yoktur.”

Namazdaki bu hoÅŸ iÅŸaretleri gör de, sonunda, kesin olarak iÅŸin böyle olacağını anla... Aklını başına al da namaz yumurtasından civciv çıkar, yâni namazdan mânen yararlan, yoksa dane toplayan bir ÅŸey öÄŸrenememiÅŸ kuÅŸ gibi, Allâh'ın büyüklüÄŸünü düÅŸünmeden yere başını koyup kaldırma.

​

http://www.rumimevlevi.com/authors-society/23-barani/5-mesnevide-namaz-mevlana-celaleddin-rumi sayfasından kısaltılarak alınmıştır.

bottom of page