top of page

Emeviler Dönemi Tasavvufu: Zühd Hareketi

 

​

Tasavvuf El Kitabı (Grafiker:2012)'ndan kısaltılarak alınmıştır.

 

Dönemin Genel Özellikleri

Asr-ı saadetten sonra zühd hareketi gittikçe yaygınlaÅŸarak etkisini artırmıştır. Bunda birtakım psikolojik ve sosyal nedenlerin etkisinin olduÄŸu da görülmektedir. Müslüman coÄŸrafyanın geniÅŸlemesi, bu geniÅŸleme neticesinde karşılaşılan yeni topluluklar ve yeni kültürler, siyasi iradenin baskıcı uygulamaları, yavaÅŸ yavaÅŸ baÅŸ gösteren lüks ve israf tüketimi zühd hayatını yönlendiren unsurların başında gelir.

​

Emevilerin ilk yıllarından itibaren zühd anlayışının yeni bir ivme kazanmaya baÅŸladığı hissedilmektedir. Bu devirden itibaren toplum içerisinde sürekli olarak ibadetle meÅŸgul olan, dünyaya sırt çeviren, yeme-içme ve giyim-kuÅŸamda perhizkar davranan bir zümre oluÅŸmaya baÅŸlamıştı. Sûfi ve tasavvuf kelimelerinin ortaya çıkışına kadar bu zümreler, zühd hareketinde yeni bir dönüÅŸümün habercisi konumunda olmuÅŸlardır. 

​

İbn Haldun (ö. 1405), ikinci hicri asır itibarıyla insanların dünyaya meylinin arttığını, buna bir tepki olarak sûfi veya mutasavvıf gibi özel isimlerle anılan zümrelerin oluÅŸmaya baÅŸladığını ifade eder. 

​

DünyevileÅŸmeye karşı tabiin nesli içerisinde salih amellere, ahlaki erdemlere, dinin emir ve yasaklarına daha sıkı sarılan ayrı bir zümre teÅŸekkül etmiÅŸtir. Bu devirde zühd hareketi yeni bir hüviyet kazanmış ve büyük ölçüde Allah korkusu esaslı bir geliÅŸim seyri göstermiÅŸtir. 

​

Asr-ı Saadet ile baÅŸlayıp 2. hicri asrın sonuna kadar devam eden zühd döneminin genel özelliklerini ÅŸu ÅŸekilde sıralamak mümkündür: 

  • Bu dönem ayet ve hadislerin yorumlanması ile teÅŸekkül etmiÅŸtir. Bu nedenle, ortaya konulan mülahaza ve uygulamalar sonraki dönemler ölçüsünde tartışma konusu olmamış, ilk zahidler de tarikatlar üstü ÅŸahsiyetler olarak tavsip görmüÅŸlerdir.

  • Ortaya konulan pratikler, riyazet ve mücahedeler genelde ahlaken olgunlaÅŸmaya, daha iyi bir dini yaÅŸantıyı ortaya koymaya yöneliktir.

  • Zühd hayatı tevbe, riyazat, mücahede, sabır, takva, tevekkül, haÅŸyet, vera, hüzün, muhabbet gibi terimler çerçevesinde ÅŸekillenmiÅŸtir. Gözü yaÅŸlı, baÄŸrı yanık ve beti benzi soluk zahidler sonsuz bir tevekkül anlayışı içerisinde zamanlarını ibadetle geçirmiÅŸlerdir.

  • Bu dönemin zihniyet yapısı dinin pratiklerine ve ÅŸekli yapısına önem verme, ÅŸeriattan ayrılmama ve tevilden kaçınma ÅŸeklinde özetlenebilir.  Nazariyeden çok amele, istikamete önem verilen bir dönemdir.

  •  Ä°lk tekke bu dönemde inÅŸa edilmiÅŸtir.

  • Dinin manevi boyutuna vurgu, sembolik anlatımlardan çok, sade tasvirler dikkati çekmektedir. Zühd edebiyatı basit, sade ve çoÄŸunlukla mensur ÅŸekilde söylenmiÅŸ nasihat ve hikmet türü sözlerden ibarettir.

  • Kitabü’z-Zühd’lerin dışında kaleme alınmış müstakil bir eser mevcut deÄŸildir.

​

bottom of page