top of page
Çini ve Seramik Sanatı

Bu dönemin önemli bir sanatsal etkinliği çini üretimiydi. Yapıların içini birer tablo gibi bezeyen çini panolar, sır altında Osmanlıya özgü kırmızı rengin kullanılmasıyla ünlenmişlerdi. Tıpkı Osmanlı ipeklileri gibi çini tabaklar da lüks eşyalar olarak İtalyan tüccarlar tarafından aranılan eşyalar arasındaydı. İtalyanlar önceleri İznik atölyelerine çini tabaklar ısmarlarken daha sonraları Osmanlı tabaklarının taklitlerini kendileri mayolika tekniğinde üretmişlerdir. [1]

 

Osmanlı Çini Sanatının 15. yüzyıldan 16. yüzyıl başına kadar uyguladığı teknik Mavi-Beyaz çini tekniğidir. İki ana grup olarak incelenebilir. Beyaz zemin üzerine çeşitli mavi tonları ya da koyu veya açık mavi zemin üzerine beyaz desenler şeffaf sır altına işlenerek yapılır.[2]

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

[3]

İstanbul’da fetih sonrası inşa edilen Çinili Köşk’ün (1472) natüralist çiçekler ve rumilerle desenlenen çiniler, Osmanlı çini sanatının önemli örneklerinden birisidir. [4]

 

Müzik

Mehter Müziği: 14.yy’dan Yeniçeri Ocağının kaldırılmasına (1826) dek sürdürülen ve çalgılarıyla (kös, davul, çevgan, zurna, zil, nakkare), besteleri (ritmik sistem ve usulleriyle peşrev, semai gibi geleneksel sanat müziğinin izlerini taşır), bestecileriyle, sağ ayak yürüyüşüyle başlayan görkemli korosu ve topluluğuyla heyecan verici coşkulu bir üsluba sahiptir ve askeri müzik türü içinde yer almasına rağmen, Avrupa müziğini (örneğin Mozart’ı) etkileyerek “alla turca” (alaturka) stilin doğmasına yol açmıştır. [5]

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

[6]

 

Hat Sanatı

Hat sanatı(“hat” sözcüğü Arapçada çizgi anlamına gelir), güzel yazı yazma sanatıdır. Kuran’ı Kerim’in deri üzerine yazılması ile başlamış, zamanla köşeli veya yuvarlak hatlar yazılan iki tip çıkmış, çiçeklerle bezenerek uygulanan örnekleri de olmuştur. Tanrının buyruğunu yansıtan kitap olarak kutsal değeri fazla olduğundan hattatlar diğer sanatçılara oranla toplumda daha önemli bir değere sahip olmuşlardır. [7]

 

Şeyh Hamdullah (1456 - 1526)

İlk büyük Türk hattatı Şeyh Hamdullah'tır. Altı çeşit yazıda yarattığı üslûp XVI. yy.dan günümüze kadar hemen hiç değişmemiştir.[8] Yazdığı yazı ve kendine has üslûbu ile ‘Kıbletül Küttab’ diye anılmıştır. Yazı onun elinde o derece gelişip güzelleşmiştir ki zamanındaki ve daha sonraki hattatlar ona benzemeye çalışmışlarsa da sanatına yaklaşabilen çok az olmuştur.[9]

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

[10]

İslam yazı sanatını zirveye taşıyan hattat olarak tanımlanan Şeyh Hamdullah Amasya’da doğmuş, Buhara'dan Amasya'ya göç etmiş Sühreverdiyye tarikatı şeyhlerinden Mustafa Dede Efendi’nin oğludur. Dini ilimleri ve edebi bilgileri devrinin meşhur alimi Şehzade II. Bayezid ve Ahmed’in hocası Hatip Kasım Efendi’den tahsil etmiş, ileri seviyede Arapça öğrenmiştir. [11]

 

II. Bayezid, şehzadeliği ve Amasya valiliği sırasında Şeyh Hamdullah ile yakından ilgilenmiş, hatta Hamdullah’ın yazı hokkasını kendi elinde tutarak üstada hizmette bulunmuştur. 1481'de Fatih Sultan Mehmed Han’ın vefatı üzerine tahta davet edilen Şehzade Bayezid, Amasya’dan ayrılırken hocası Şeyh Hamdullah’ı İstanbul’a davet etmiştir. Bayezid Han’ın saltanat tahtına çıkmasından bir süre sonra Hamdullah İstanbul’a gitmiş, Sultan Bayezid Şeyh’e olan muhabbetinden, ona yakın olmak ve sohbetinde bulunmak için sarayın harem dairesi civarında oda tahsis etmiştir. Daha sonra Şeyh Hamdullah, saraya kâtip ve saray hüddamlığına muallim tâyin edilmiştir. [12]

 

Hattatların piri Şeyh Hamdullah, “Şeyh” unvânını ok atıcılığından almıştır. Ok ve yay yapmakta meşhurdur. Pehlivanlar arasında ok atış rekoru kırarak menzil sahibi üstat olmuştur. Bu başarıları sebebiyle Padişah II.Bayezid tarafından Ok Meydanı Atıcılar Tekkesi Şeyhliği’ne tayin edilmiştir. [13]

 

II. Bayezid’in vefatından sonra oğlu Sultan Selim zamanında sekiz yıl tamamen inzivaya çekilmiştir. Hem talebe yetiştirmiş, hem de manevi terbiyesine girmiş müritlerini irşat ederek günlerini geçirmiştir. Kanuni Sultan Süleyman Han’ın tahta çıkması ile tekrar padişahın teveccühüne mazhar olmuştur. 1526 yılında İstanbul’da vefat etmiştir. Vefat ettiğinde yaşı doksanın üstündedir. [14]

 

Minyatür

Minyatürler bir el yazmasında anlatılan bilgileri veya hikâyeleri betimleyen küçük boyutta resimlerdir. Konuları kitap içinde yazılanlardan kaynaklanır. Metin içerisine ve tek sayfa olarak yapılan bu resim geleneği İran kitap sanatından Osmanlıya gelmiştir. [15]

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

[16]

Fatih döneminde Nakkaşhanenin kurulması ve orada değişik ülkelerden gelen nakkaşların çalışması yeni bir resim, tezhip ve bezeme anlayışının oluşmasına neden olmuş ve böylece saraya özgü bir sanat ve üslupların oluşması başlamıştır. Bu ortak bezeme dili saraya özgü her türlü imalat üzerinde kullanılmaya başlamıştı. Ayrıca Sultan’a tek tek hediye edilen farklı resimler de bir albüm niteliğinde toplanmaktaydı.[17]

 

 

 

Dipnotlar

[1] Kültür Tarihi, Anadolu Üniversitesi

[2] Anadolu Uygarlıkları, Anadolu Üniversitesi

[3] http://www.istanbulbest10.com/cinili-kosk-mekan-bilgisi-86.htm

[4] Anadolu Uygarlıkları, Anadolu Üniversitesi

[5] Kültür Tarihi, Anadolu Üniversitesi

[6] http://en.wikipedia.org/wiki/Ottoman_military_band

[7] Kültür Tarihi, Anadolu Üniversitesi

[8] http://www.grafikerler.net/hat-sanatinin-tarihcesi-t35721.html

[9] http://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah

[10] http://www.sondevir.com/manset/118708/turkiye-hat-sanatinin-merkezi-foto.html

[11] http://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah

[12] http://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah

[13] http://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah

[14] http://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah

[15] Kültür Tarihi, Anadolu Üniversitesi

[16] http://ressamsedef.com/?pnum=103&pt=M%C4%B0NYAT%C3%9CR

[17] Kültür Tarihi, Anadolu Üniversitesi

15.yy Diğer Sanatlari

Osmanlılar

bottom of page