Müşriklerin Daveti Engelleme Çabaları
O günlerde Hac için Mekke’ye gelenlerden biri olan Rebia bin Abbad, gördüklerini şöyle anlatıyor:
Ben gençken, babamla birlikte Mina’da bulunuyordum. Rasulullah, Arap kabilelerinin konakladıkları yerlerde durup,
- Ey filan oğulları! Allah’tan başka tapmakta olduğunuz şu putları atarak, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmaksızın ibadet etmenizi, bana inanmanızı ve doğrulamanızı, vazifemi yerine getirinceye kadar beni korumanızı emreden Allah’ın Peygamberiyim!
buyuruyor; arkasından da, şaşı gözlü, güzel yüzlü, iki bölük halinde örgülü saçlı, üzerinde Aden işi elbise bulunan bir adam da, O sözünü bitirince,
- Ey filan oğulları! Bu sizi ancak Lat ve Uzza ile müttefikleriniz Malik bin Ukayş oğullarının cinlerini boynunuzdan soyup atmaya ve kendisinin getirdiği sapıklığa sarılmaya davet ediyor! Sakın ha! Siz ona itaat etmeyin ve onu dinlemeyin!
diyordu. Ben:
- Babacığım Şu zatı takip eden kim?
dedim. Babam,
- O amcası Ebu Leheb’tir.
dedi.
Münbit bin Müdrik anlatıyor:
Resulullah’ı görmüştüm.
- Ey insanlar! “La ilahe illallah” deyiniz de kurtulunuz.
buyuruyordu. İnsanların ise kimisi Onun yüzüne tükürüyor, kimisi başına toprak saçıyor, kimisi de Ona hakaret ediyordu. Gün yarı oluncaya kadar bu hal devam etti. O sırada göğsü açılmış bir kız, içinde su bulunan bir kapla geldi, ağlıyordu. Resulullah, su kabını alıp sudan içti, elini yüzünü yıkadı. Başını kaldırıp,
- Ey kızcağızım! Göğsünü örtünle ört! Baban hakkında da tuzağa düşürülüp öldürülecek ya da zillete uğrayacak diye korkma!
buyurdu.
- Kimdir bu kız?
diye sorduk.
- Kızı Zeynep’tir.
dediler.